28 Ocak 2016 Perşembe

12. gün - ekonomik özgürlük

“Merve, istediğin gibi gidebilirsin tabi, ekonomik özgürlüğün var.”
“Merve, istediğin arabayı alabilirsin tabi, ekonomik özgürlüğün var.”
“Merve, kimseye müdana etmek zorunda değilsin, ekonomik özgürlüğün var.”
Allah aşkına, sizin ekonomik özgürlüğünüz olmadığı için mi gitmiyorsunuz, almıyorsunuz, müdana ediyorsunuz? Hadi be oradan! Bal gibi de gidiyorsunuz, geziyorsunuz, alıyorsunuz, insanlara pek müdana da etmiyorsunuz sanki.
Sizce ben ekonomik özgürlüğüm olduğu için mi gezebileceğim, alabileceğim, sevmediğim insanlarla ilişkimi kesebileceğim? Hadi be, siz de!

Tutturmuşsunuz bir “ekonomik özgürlük” o olduğu zaman bütün sorunları çözeceksiniz. Yok ya, bu dünyanın düzeni öyle mi? Son iki aydır yaşadıklarım, hiç de öyle olmadığını gösteriyor.
1)      İstediğin gibi gidemiyorsun, güvenlik meselesi var, insanların aklının sende kalması var. Öyle “para benim değil mi? İstediğim gibi giderim.” deme artistliğini gösteren varsa gelsin.
2)      İstediğin arabayı alamıyorsun. Belki de Allah “her şeyin elinde olduğunu” bana hatırlatmak için bu süreçleri yaşattı bana. Uzun uzun anlatamayacağım ama paranız olduğu zaman “tak” diye o arabayı alamıyormuşsunuz, Allah’ın nasip etmesi gerekiyormuş. Ayrıca “istediğin” arabayı almak için borç alman ya da bana sürekli büyüklerimiz tarafından tavsiye edilen “kredi çekmen” falan gerekiyor. O zaman da “ekonomik bir kölelik” altına giriyorsunuz, benden söylemesi.
3)      Valla hala insanlara müdana ediyorum. Kelimeyi doğru mu kullandım? Alttan alıyorum, kahırlarını çekiyorum vs demek istiyorum. En başta o ekonomik özgürlüğü bana sağlayan sisteme müdana ediyorum, kölesi falan oluyorum, klişe laflar işte bilirsiniz. Patronuma sinir oluyorum, ama işte parası iyi diye sesimi çıkarmıyorum.
“Sen ne anlarsın bir insanın ekonomik olarak birine bağımlı olduğunda ne çektiklerinden?” falan demeyin hiç. Ben bunları o yüzden yazmadım. Ben, insanın ekonomik özgürlüğe sahip olması “her şeye” sahip olması demek değil, onu belirtmek istiyorum.
Yoksa bir insanın kendi yaşamanı idame ettirebilmesi için gerekli şartlar sağlanmıyorsa, sağlansa da başına kakılıyorsa, bu dünyanın en çirkin şeylerinden biridir, farkındayım.

Ben diyorum ki, sürekli bunu deyip de insanları ekonomik özgürlükleri olduğunda her şeyi yapabileceklerine inandırmayın.  

Sonra üzülüyorlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder